Evlilik çatısı altında birleşen iki insan anlaşamaması durumunda, boşanma kararı verebilir. Başta ekonomik şartların oluşturduğu sorunlar, evlilik kurumundan beklenilen ortaklığın sürdürülememesi, kişilik çatışmaları, duygusal anlaşmazlıklar, sevgi ve saygının bitmesi boşanma durumunun başlıca sebepleridir. Boşanmalar genellikle iki türdür. Bunlardan biri anlaşmalı olarak yapılırken diğeri uzun ve zorlu bir süreçtir.Boşanma davalarının en önemli ayağı ise mali boyutu yani nafaka işlemidir. En çok merak edilenleri İstanbul Akyazı Hukuk Bürosu olarak sizler için derledik.
Nafaka Belirlenmesi
Boşanmanın mali sonuçları olarak görülen nafaka üç türlüdür.
1- Yoksulluk nafakası
2- Tedbir nafakası
3- İştirak nafakası
Hakim tarafından boşanma veya ayrılık davası açılır açılmaz uygulanan Türk Medeni Kanununun 169.maddesi gereği Tedbir nafakası uygulanır. Hâkimler bu kanun ile, dava devam ederken eşlerin ortak edinilmiş mallarının yönetiminden. barınma ve geçimine ve ortak çocuklarının korunma ve bakımına kadar geçici önlemlerin alınmasını kapsar. Bu kanunun en önemli özelliği eş ve çocuklar için maddi tedbir anlamına gelmesidir.
İştirak, Yoksulluk, Tedbir Nafakası Aralarındaki Farklar Neler?
Yoksulluk nafakası, boşanma ile birlikte yoksulluğa düşecek olan eşin alacağı destektir. . İştirak nafakası ise ortak çocukların velayeti kimde ise ona diğer tarafın ödemesi öngörülen desteğe denir. Ortak çocuk veya çocukların tüm ihtiyaçlarını kapsar. Bu ihtiyaçlar da eşin mali gücü oranında belirlenir. Boşanma dosyasında yer alan her iki tarafın mali durumları hakim tarafından incelenir. Ve iştirak nafakası buna göre belirlenir. Nafaka miktarı tarafların istekleri doğrultusunda değil hakimin takdiri ile önem kazanır.
Ekonomik Krizler Nafakayı Etkiler Mi?
Nafaka ile ilgili tarafların malî durumlarının değişmesi Medeni Kanunun 176.maddesinde belirtilmiştir. Bu kanun ıle hakkaniyetin gerektirdiği durumlarda nafakanın artırılması ya da azaltılmasına karar verebilmektedir. Hakim, tarafların isteği doğrultusunda, maddî tazminat veya nafakanın gelecek yıllarda tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini de kararlaştırabilir. Özellikle ortak çocuk veya çocukların masrafları için ödenen iştirak nafakasının belirlenmesinde , adalet ilkesiyle her iki taraf da korumaktadır. Bu kararlar alınırken çocuğun veya çocukların yaşları önemli bir ayrıntıdır. Başta ihtiyaçları olmaküzere sağlık, bakım, eğitim gibi zorunluluklar göz önünde bulundurarak nafaka belirlenir.
Nafaka Ödenmezse Ne Yapılabilir?
Nafaka karara bağlandıktan sonra ödenmemesi bir suçtur. Bu suç işlendiğinde devreye icra iflas kanunları girmektedir. Nafakanın ödenmemesi durumunda alacaklı, icra ceza mahkemesi ile ödenmesini talep edebilir. Nafaka ödemekle yükümlü olan eski eş ödememekte ısrar etmesi durumunda 3 aylık hapis cezası verilir. Bu ceza ancak nafaka borcunu tamamı ödendikten sonra eğer eski eş hapisteyse tahliyesi sağlanır. Bu süreçte ödenmeyen nafaka borcu kapanmaz ve silinmez. Hapis yatılsa da borç ödemesi faizle birlikte tahsil edilir.